Havalı Kombinlerin Fetiş Parçaları
Deri pantolonlar, korseler, yüksek topuklu ayakkabılar, file çorap... Muhtemelen hepimizin dolabında bu parçalar vardır. Fetiş giyim günlük hayata o kadar sızmış durumda ki çoğumuz farkında bile değiliz. Ya da farkındayız ve bu subliminal oyunu seviyoruz! Bu parçalar bir zamanlar fetiş dünyasına ait görülüyordu. Şimdi ofis şıklığı veya akşam yemeği stilinin zamansız oyuncuları oldular.
Ama tabii günlük hayatta kullanmak da denge istiyor. Bir deri eteği, basic bir kazakla bir araya getirerek ya da file çorapları loafer ayakkabılarla yumuşatarak, cool ve abartısız, sade ama iddialı bir görüntü elde edebiliyoruz. Yüksek topuklu
çizmeleri, mini etekler yerine oversize blazer'larla buluşturarak güçlü ve dişi mesajı verebiliyoruz.
Korseleri tek başına giymek yerine bir beyaz gömlek ya da basic bir tişört üzerine giyerek yatak odasından günlük hayata ışınlayabiliyor, içimizdeki Marie Antoinette ruhunu bugüne adapte edebiliyoruz.
Kültür Farklı, Fetiş Farklı
Toplumsal normlarla moda arasındaki bu flört bu sayede deri bir ceketi sıradan olmaktan çıkarıp bir ifade biçimine dönüştürebiliyor. Yani fetiş giyim bizim adımıza konuşma görevini üstleniyor ve güç, cazibe ve kontrol enerjisi vermemiz için devreye giriyor.
Her kültürde fetiş giyim kavramının yeri var. Ama her kültürde farklı bir fetiş giyim algısı var. Bir kıyafetin erotik çağrışım yapması, toplumsal normlar,
cinsellik algısı ve estetik kabullerle ilgili.
Örneğin Batı'da deri, lateks, file ve korseler fetiş giyimin kodlarını oluştururken Japonya'da lolita konseptli masumiyet sembolü kıyafetler erotik çağrışım yapabiliyor. Ortadoğu'da file çorap, deri, rugan kıyafetler fetiş çağrışımlı algılanıyor.