Partnerinizi Gerçekten Tanıyor musunuz? Ona Bu Soruları Sorun

İnsanlar değişir!

YAZAR: Lydia Wang , Rachel Varina
Partnerinize Sorabileceğiniz 110 Soru
Daniel Day | Getty Images

Bu yazı Berfin Örs tarafından Türkçeleştirilmiştir, yazılarını buradan okuyabilirsiniz.

Romantik bir buluşmadayken konuşacak hiçbir şeyinizin olmadığını fark etmek gibisi yoktur. İster ezelden beri birlikte olun ister hâlâ konuşma aşamasında, herkes bunu yaşar. Boşluğu havadan sudan konuşmalarla doldurabilirsiniz elbette. Bunun yerine partnerinize neleri sevip sevmediği, korkuları, umutları gibi konular hakkında düşündürücü sorular sormak bağınızı güçlendirmenin anahtarıdır. İç gözlem gerektiren ilişki soruları sevgiliniz hakkında daha fazla bilgi edinmemizi sağlar ve yavan bir konuşmada havaların gidişatı hakkında konuşmaya başvurmak zorunda kalmamanızı da garantiler.

Evlilik ve aile terapisti Katie R. Miles "Pek çok çift, dikkat etmeleri gereken en büyük sorunun çatışma ve kavga edip etmedikleri olduğunu düşünüyor. Aslında, merak ve partnerinize ilgi göstermek, uzun süreli ve mutlu bir ilişki için çatışmanın yokluğundan daha etkilidir. Çünkü bu tür iletişim, birbirinizi gerçekten sevmenin ve arkadaşlık kurmanın temeldir." diyor.

Tabii ki, ne tür sorulara yöneleceğiniz ilişkinizin hangi aşamada olduğuna ve ne tür bir sohbet istediğinize bağlı. Mesela, ilk buluşmada soracağınız hafif sorular tanışma aşaması için mükemmeldir. Bunun yanı sıra uzun süredir birlikte olduğunuz partnerinizle bağınızı yenilemenin de bir yolu olabilir. Duygusal yankı uyandıran derin sorularsa duvarları yıkıp diğer yarınızın farklı versiyonlarını tanımanızı sağlayabilir.

Alın bu soruları romantik akşam yemeklerinde sorun! Yaz tatillerinde! İlişki değerlendirmesi sırasında! Pillow talk yaparken! Yıldönümünüzde! Uçuşunuz rötar yapmışken ve telefonunuzun şarjı bitmişken yapacak başka bir şeyiniz kalmadığında! (Havalimanındaki pahalı süs eşyalarına göz atmaktan çok daha verimli olacak, söz.) Ne zaman içinizden gelirse, bu ilişki sorularını partnerinize sorun, bağlantınızı derinleştirin ve kıvılcımları canlı tutun.

 

Bu yazı Cosmopolitan US için yazılmıştır. Yazının orijinalini buradan okuyabilirsiniz.