Cosmo'nun İstanbul Ansiklopedisi

İstanbul’un kalabalığında kaybolan, zamanın yavaşladığı anların peşine düşüyoruz. Her köşe başı, her dar sokak, bir dönüm noktası, bir hatıra… Cosmo ekibi olarak, bu dev şehirde hayatımıza dokunan ve bizi biz yapan köşeleri keşfetmeye çıktık. Kimimizin çocukluğunun izlerini sürdüğü, kimimizin yürürken huzuru bulduğu yerlerden bahsediyoruz.

Meşhur Bebek Badem Ezmecisi

Çocukluğumun tadını, tezgahtaki kedileri, dükkânın  ahşap dekoru ve yıllar geçse de değişmeme şansı olabilmiş bir yer olmasını seviyorum. (Poponuzu kaşıyın lütfen)

Çırağan Caddesi

Liseden beri vapurdan eve yürüdüğüm, müzik dinleyerek hayaller kurduğum, kendi kendime gün sonu değerlendirmelerini yaptığım rota. Başından sonuna yürürken geçen süre günlük “me time” kotam için çok ideal.

Pera Müzesi

8 yaşında İstanbul’a ilk geldiğimde annemle Pera Müzesi’ne gitmiştik. Bu müzeyi gezerken o kadar ilham almış olacağım ki yıllar sonra İstanbul’da yaşamaya başladım, Sanat Tarihi okudum ve ilk işim olarak bu müzede çocukların öğrenme programlarında çalıştım. Benim için hayatımdaki manifestlerin ilki ve belki de en büyüğü olarak büyülü bir anlamı var.

Sıraselviler Caddesi

Hayatımın bir döneminde Taksim Metro’dan eve gidene kadar hayatımı değerlendirmek için bana sunduğu o 5 dakika… Bazen sadece kulaklığımda çalan şarkıya klip çektiğim, bazen de etrafımfaki turistlere ağladığımı çaktırmamak için yüzüm yere dönük yürüdüğüm klasik bir Beyoğlu sokağı aslında. Ama o sokakta görünmez bir çizgi var arkadaşlar, o çizgiyi geçtiğinizde semt değiştirdiğinizi anlarsınız mesela. Tıpkı hayat gibi; yeterinde harekete geçersen yeni ve muhtemelen bir öncekinden daha iyi bir era seni mutlaka bekliyor.

Roma Merdivenleri Tepesi

O noktadan şehri bütünüyle görmek ve Tarihi Yarımada’yı karşında hissetmek bence çok etkileyici. Manzara her seferinde insana İstanbul'un gorkemini ve koca tarihini hatırlatıyor. Sessizce durup sadece izlemek favori etkinliğim. İstanbul'un ruhunu en iyi anlatan yer bence burası.

Akaretler

Çocukluğumda Akaretlere, teyzemin evine sık sık giderdim. Özellikle burası bana yılbaşı zamanı çok büyüleyici gelirdi. Üniversite zamanında Akaretler ikinci evim oldu. Şimdilerde ise ne zaman Beşiktaş’ın içinden Akaretler’e doğru yürüsem içimde güzel hisler uyanıyor.

Yıldız Parkı

Erkek arkadaşımla ilk buluşmamızda, pandemi yüzünden her yer kapalı olduğu için Yıldız Parkı’na gitmiştik. O gün İstanbul, hayatımda gördüğüm en romantik kar yağışını ayarlamış gibiydi. Lapa lapa, mükemmel ve kocaman kar taneleri… O anla birlikte Yıldız Parkı, benim için İstanbul’un en romantik köşesi oldu.

Senin de İstanbul’da kendini “filmde gibi” hissettiğin bir köşe varsa, bizimle paylaş. Belki bir sonraki Cosmo İstanbul Ansiklopedisi’nde yer alma şansı senin olur!