Vizyondan Film Önerileri

Cosmo'dan beyaz perde önerileri.
NEON
NEON

​​Sinema salonları bu hafta da dopdolu ve seçenekler bir hayli iddialı. Kalp atışlarınızı hızlandıracak bir gerilim mi, hayal gücünüzü zorlayacak bir bilim kurgu mu, yoksa kahkahalara boğulacağınız bir komedi mi? Karar vermesi zor, biliyoruz. İşte sizin seçtiğimiz için beyaz perde favorilerimiz.

Anora

2025 Oscar Ödülleri’nde En İyi Yönetmen,  En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Film, En İyi Kurgu ve En İyi Özgün Senaryo kategorilerinde 5 ödül kazanan ve Sean Baker’ın yönetmenliğini üstlendiği Anora, toplumsal normlar ve sınıf farklarını cesurca ele alan bir dram. Brooklyn’de seks işçisi olarak çalışan genç bir kadın olan Anora, Rus oligarkının oğlu Ivan’a aşık olur ve ailelerinin tüm itirazlarına rağmen evlenmeye karar verirler. Ancak bu evlilik, aileler tarafından kabul edilmez ve çifti ayırmak için bir rahip ve iki hayduttan oluşan sıra dışı bir ekip görevlendirilir. Olaylar gitgide karmaşıklaşırken, Ivan’ın anne ve babası da duruma müdahale etmek üzere New York’a gelir. Mikey Madison, Mark Eydelshteyn ve Yura Borisov’un güçlü performanslarıyla dikkat çeken film, aşkın ve özgürlüğün sınırlarını sorgularken, sınıfsal çatışmaları ve toplumsal baskıları derinlemesine işliyor.

A Real Pain

Kieran Culkin’e Oscar Ödülü getiren A Real Pain, aile bağları, geçmişin izleri ve kimlik arayışı üzerine dokunaklı bir hikaye sunuyor. Büyükannelerinin ölümünden sonra köklerini keşfetmek için Polonya'ya giden David ve Benji Kaplan, Holokost’un gölgesinde bir tarih yolculuğuna çıkıyor. Birbirinden tamamen farklı karakterlere sahip bu iki kuzen için gezi, sadece geçmişle değil, aralarındaki çözümlenmemiş meselelerle de yüzleşmek anlamına geliyor. Büyükanne mirasının peşinde çıktıkları bu yolculuk, onları hem kendi kökenleriyle hem de birbirleriyle yeniden bağ kurmaya zorluyor. Hem trajik hem de ironik anlarla dolu A Real Pain, hafızanın, aile ilişkilerinin ve ortak bir geçmişi anlamanın karmaşıklığını samimi bir dille ele alıyor.

The Balconettes

Marsilya'nın bunaltıcı sıcağında geçen The Balconettes, Noemie Merlant'ın yönetmenliğini ve başrolünü üstlendiği cesur bir intikam hikayesi. Cinsiyetçilik ve cinsel şiddet gibi hassas konuları işlerken komediyi korku ve fanteziyle ustaca harmanlayan film, Cannes'da prömiyerini yaparken büyük beğeni topladı. Hikaye, balkonlarından komşularını gözetleyen üç ev arkadaşının eğlenceli bir gecesinin, beklenmedik şekilde kanlı bir hesaplaşmaya dönüşmesini anlatıyor. Merlant’a senaryoda, Alev Almış Bir Genç Kızın Portresi'nin yönetmeni Celine Sciamma eşlik ediyor. Kadronun sürprizi ise, Emily in Paris'in yıldızı Lucas Bravo. Feminist ve karanlık bir punk masalı olarak dikkat çeken Balkondaki Kadınlar, tabuları yıkarken cesaretinden ödün vermiyor.

I'm Still Here

Rio de Janeiro’da hayat plajlarda güneşlenip kokteyl yudumlamak kadar güzel gibi görünse de, yıl 1971 ve Brezilya askeri diktatörlüğünün gölgesi her yerde. Eski milletvekili Rubens Paiva ordu tarafından gözaltına alınıyor, karısı Eunice de tutuklanıyor. Günler sonra serbest kalan Eunice, Rubens’in ortadan kaybolmasıyla beş çocuğuyla tek başına kalıyor. Ama pes etmek mi? Asla! Eunice, hem aktivist hem de avukat kimliğiyle ailesini bir arada tutmaya ve adalet arayışına devam ediyor. Walter Salles’in, Rubens’in oğlu Marcelo Rubens Paiva’nın kitabından uyarladığı bu film, karanlık bir dönemi güçlü bir kadının gözünden anlatıyor. Film ayrıca 2025 Oscar Ödülleri’nde En İyi Uluslararası Film ödülünü kazanarak Brezilya’ya ilk ödülünü getirdi.

Mickey 17

Bong Joon Ho, Parasite ile kazandığı Oscar’ın ardından yeni filmi Mickey 17 ile bilim kurguya etkileyici bir dönüş yapıyor. Robert Pattinson, Naomi Ackie ve Steven Yeun gibi güçlü bir kadroyla dikkat çeken film, izleyiciyi buzul bir gezegen olan Niflheim’a götürüyor. Hikaye, tehlikeli görevler için kullanılan ve öldüğünde yerine bir klonu aktif edilen Mickey’nin etrafında şekilleniyor. Bir görev sırasında öldüğü düşünülen Mickey 17 aslında hayattadır ve yeni klonunun devreye girmesiyle ikisi arasında gerilim dolu bir mücadele başlar. Bong Joon Ho’nun sınıf ayrımı ve insan doğası üzerine düşündüren tarzı, bu kez klonların etik ve varoluşsal sorunları üzerinden kendini gösteriyor. Hem görsel hem de anlatı açısından güçlü bir yapım olan Mickey 17, yönetmenin ustalık dönemine yakışır bir hikaye sunuyor.

Universal Language

Tahran ve Winnipeg arasında geçen bu film, soğuk hava kadar sıra dışı olaylarla da başa çıkmaya çalışan karakterlerle dolu. Negin ve Nazgol, kışın ortasında buz kütlesine hapsolmuş bir para bulup onu çıkarmaya uğraşırken, Massoud turistlere Winnipeg’in tarihi ve anıtlarını gezdiriyor. Tabii onların kafa karışıklığını daha da artırarak. Bir yandan da Matthew, Quebec hükümetindeki işini bırakıp annesiyle birlikte gizem dolu bir yolculuğa çıkıyor. Zaman, mekan ve kişisel kimliklerin birbirine geçtiği bu gerçeküstü komedi, absürt mizahıyla izleyiciyi şaşırtmaya kararlı. Hem güldüren hem düşündüren bu hikaye, oryantasyon bozukluğunu adeta sanata dönüştürüyor.

yigitcangenc1
Yiğitcan Genç
Yazar
Yiğitcan Genç, dergicilik hayatına bone Magazine & Curated Magazine dergilerinde başladı. Bant Mag., Dadanizm, L'Officiel Hommes Türkiye, Based Istanbul ve GQ Türkiye gibi yayınlarda editörlük yaptı. Dijital dünyada güçlü editoryal içerikler yaratmanın önemine inanarak üretimine devam ediyor.
Devamını okumak için tıklayın
Haftalık