Yönetmeni Kadın Olan 10 Film Önerisi

Yıllardır sinema üzerine sosyolojik bakış açılarıyla yürütmeye çalıştığım ve içinde bulunduğum araştırmalar, kadınların temsil gücünün erkeklere kıyasla düşük olduğunu gösteriyor. Kadınların kamera arkasında ve önündeki temsili sadece Türkiye’de değil, dünyanın çeşitli ülkelerinde de eşitsizliklerle dolu. Sorunun temelinde ise toplumsal cinsiyet eşitsizliği yatıyor. Rağmenlere karşın, kadınlar her alanda olduğu gibi sinemada da mükemmel işler yaratıyor. Kadın bakış açısıyla üretilen işler, o işe gösterilen özeni ilmek ilmek işlemek anlamına geliyor. Özenle oluşturulmuş filmler izlemek isterseniz, kendi film zevkim ile film festivallerinden alınan övgülere göre oluşturduğum liste sizlerle!

Yönetmen: Ece Ger

Konuyu düşünmeye başladığım ilk anda aklıma Ece Ger’in yönettiği bu sıcacık belgesel geldi. Sanıyorum ki çeşitli kişilerle olmak üzere toplamda dört defa Meeting Jim’i seyredip her defasında Jim’den yeni bir şeyler öğrenmiştim. Paris’teki evine 40 sene boyunca tanımadığı insanları davet edip onlara yemek yapan Jim Haynes’in hayatına odaklanan film, Edinburg ve Londra’yı görmek isteyenlere de film boyunca imkan sunuyor. Ne kadar çok insan birbiriyle tanışırsa dünyanın bir o kadar iyiye gideceğine inanan Jim, düşünce yapısıyla beni oldukça etkilemişti.

Yönetmen: Sofia Coppola

Scarlett Johansson’ın gençliği, Billy Murray’ın sevecenliği ile Tokyo sokaklarına ve kültürüne izlerken hakim olabileceğiniz bir film sizlerle! Yaptığı işe dair inancını yitirmiş film yıldızı ile evliliğine dair aklında soru işaretleri bulunan genç bir kadının, Tokyo’daki bir otel barında başlayan iletişimi film boyunca bizi alıp götürüyor. Film tıpkı yaz tatilinde hayatımıza giren ve tatil bitince hayatımızdan çıkan kişiye karşı hissettiğimiz duyguyla, buruk hislerimizle bizi baş başa bırakıyor.

Yönetmen: Greta Gerwig

Frances Ha, Barbie, Little Woman filmlerinde gerek yönetmen, gerekse oyuncu olarak tanıdığımız Greta Gerwig’in Lady Bird filmi, 75. Altın Küre Ödülleri’nde ödüllerle döndü. Anne-kız çatışmalarını odak noktasına alan film, lise son sınıf öğrencisi bir kızın kendini kabul ettirme mücadelesini anlatıyor. Kendi annenizle yaşadığınız çatışmaları görmek isterseniz, filmi izleyebilirsiniz.

Yönetmen: Céline Sciamma

Céline Sciamma adından söz ettiren birçok film yapmış olsa da Alev Alan Bir Genç Kızın Portresi ile akıllara kazındı. 18. yüzyılın sonlarında Fransa’da geçen ve soylu bir kadın ile portresini yapan ressam arasındaki ilişkiyi ele alan bu film, Sciamma’ya Cannes Film Festivali’nde En İyi Senaryo ödülünü kazandırdı. Ayrıca yönetmenin Kabakçığın Hayatı, Küçük Anne, Paris 13. Bölge gibi filmlerini de izleyebilirsiniz.

Yönetmen: Agnes Varda

Kadın yönetmen deyince Agnas Varda’sız olmaz! Kendine has yönetmenliği, feminist isyanı, komikliği ve hayata dair bakış açılarıyla Agnas Varda, yapmış olduğu her filmle kendini kanıtladı. Peki ya “devamlı şımartılmış fakat sevilmemiş” Cleo ile Paris sokaklarında gezmeye ne dersiniz?

Yönetmen: Lynne Ramsay

Tilda Swinton hayranları buraya! Lionel Shriver’ın romanından uyarlanan bu filmin çekimleri 2005 yılında başlamış olsa da seyirciyle buluşması 2011 yılına dayanıyor. Eleştirmenlerden tam puan alan psikolojik gerilim türündeki film bir anne ve ruhsal bunalımları olan oğlunu anlatıyor.

Yönetmen: Deniz Gamze Ergüven

Türk, Fransız, Alman ve Katar yapımı olan Mustang, Karadeniz’de geçiyor ve beş kız kardeşin hikayesini anlatıyor. Birçok adaylık ve ödüller alarak gururlandırmaya devam ediyor. Ayrıca filmin Phoebe Waller-Bridge’in gözlerini yaşarttığını da hatırlatayım.

Yönetmen: Sarah Gavron

Kadın hakları, feminizm dalgasına dair bir şeyler izleyeyim ve inanılmaz oyunculuklar göreyim diyorsanız Suffragette’i izleyemeye hemen başlayabilirsiniz. Birleşik Krallık’ta kadınların oy hakkı kazanmak için verdikleri mücadele izlenmek size çok şey katacaktır.

Yönetmen: Marjane Satrapi ve Vincent Paronnaud

Marjane Satrapi tarafından çizgi film olarak yazılmış otobiyografik çalışmanın sinemaya uyarlanması ile etkisini kat be kat artırdığı bu film, İran-Irak Savaşı sebebiyle bombaların gündelik yaşama dahil olmasını anlatıyor. Bu süreç zarfında esas karakter Marjane’in, “kendisi olduğu” için ailesi tarafından yatılı okula gönderilmesi ve geri döndüğünde ise İran’da yaşayamayacak olduğuna karar vermesiyle film şekillenir. Birçok tartışmanın odak noktasında olan bu filmi kesinlikle seyretmelisiniz.

Yönetmen: Chloé Zhao

“Evsiz bir kadın ne yapar?” sorusunun cevabı olarak işleyen Nomaland, uluslararası birçok ödülün sahibi olarak gösterime çıktığı zaman oldukça konuşulmuştu. Amerika Birleşik Devletleri’nde geçen film, evsizliği ve kimsesizliği sorgulatıyor. Bunun yanı sıra başrol oyuncusu Frances Mcdormand ile yönetmen Chole Zhao’nun ödül törenlerindeki sadeliği alışılmışın dışında olması sebebiyle oldukça gündem olmuştu.