Bu Gece Olmaz Bebeğim: Başım Ağrıyor

Sevgili kadınlar, tabii ki başımız ağrıyabilir. Karnımız, bacaklarımız hatta kirpik diplerimiz bile ağrıyabilir. Fakat bu ağrılar partneriniz sizi cinselliğe davet ettiğinde ansızın ortaya çıkıyorsa, işte o zaman size diyeceklerim var.

Öncelikle kendinize şu soruyu sormalısınız. Bu baş ağrısı gerçek mi? Yoksa bir bahane mi? Unutmayalım ki cinsel birliktelik sırasında oluşan uyarılma ve orgazm sırasında tarif edilmiş “gerçek” bir baş ağrısı mevcut. Yani başınız gerçekten ağrıyorsa doktora gitmenizin vakti gelmiş.

Benim bugün size anlatacaklarım diğer mevzuyla ilgili. Yani partneriniz sizi cinselliğe davet ediyor ve o sırada başınızın ağrıdığına dair bir bahane uyduruyorsunuz. Eğer bu tekrarlanan hale geldiyse aslında partnerinizle olan yakınlıktan veya cinsellikten kaçıyorsunuz demektir.

Öncelikle cinselliği istemek de istememek de sizin hakkınız. Fakat bir ilişki içindeyken cinsellikten kaçmak yerine, “Bununla ilgili neler yapabilirim” diye düşünmek daha akıllıca gibi. Partnerinizle sorun hakkında yeterli iletişim halinde olmazsanız süreç romantik ilişkinin bozulmasına kadar gidebilir çünkü. Gelin ilişkiden kaçınmanıza neden olan durumları beraber gözden geçirelim.

İlişkiyi başlatamamak, partnerin ilişki başlatma teklifine karşılık verememek gibi durumlar “cinsel isteksizlik”, “libido azlığı” şeklinde tarif edilir. Bu durum beyinden salınan bazı kimyasallar ve hormonlarla ilgili olabildiği gibi, regl döngünüz, gebelik, emzirme veya menopoz dönemindeki değişiklikler nedeniyle de olabilir. Ayrıca kullandığınız bazı ilaçlar da cinsel isteğinizi etkileyebilir.

Daha sık gördüğümüz bir sebep ise romantik ilişkinizdeki duygusal problemler. Eşinizi eskisi kadar çekici bulmuyor hatta sevmiyor olabilirsiniz. Duygusal ihtiyaçlarınız karşılanmıyordur ya da ilişkiden yorulmuş da olabilirsiniz. Bu durumda farkında olarak veya olmayarak, cinsel yakınlaşmayı reddederek partnerinize mesafe koyuyor olabilirsiniz. Aslında burada bir
denge var. Hemen açıklayayım.

Kadınlar cinselliği duygusal ihtiyaçlarının karşılanması karşılığında yaşamaya yatkın. Bunu söylediğim için kızmayın çünkü ünlü psikoseksolog Rosemarry Basson teorisinde bundan bahsediyor. Kadının cinsellik dışı motivasyonlarının karşılanması onu cinselliğe daha istekli hale getiriyor. Görülmeyen, sevilmeyen, kendini değerli ve özel hissetmeyen kadın, cinselliği başlatma veya partnere cevap verme konusunda gönüllü davranmıyor. Bunun evrimsel psikolojide de karşılığı var aslında.

Başka bir mevzu da cinsellikten hak ettiğinizi alamıyor oluşunuz. Yani yeterli ve uygun süre sevişemiyorsunuz. Yeterli haz alamıyorsunuz ve orgazm olamıyorsunuz. Peki soralım, sadece içine girebilmek için size kur yapan bir partner karşısında seçenekleriniz ne?

Size sadece cinsellik için dokunan bir partner varsa ona karşılık verme konusunda tereddüt yaşamaya başlamanız kadar doğal ne olabilir? Cinsel eylem yaşanmayacak olsa da romantik ve erotik jestler sizi cinselliğe yaklaştırır. Her zaman sonu penetrasyonla bitmek zorunda değil ama bu jestler zihnin erotik olarak aktif kalmasını sağlar. Bu da bir sonraki
cinsel eyleme daha istekli olmanızı. Buna zihinsel uyarılma ya da daha anlaşılır haliyle “tahrik olma” denir. Bununla birlikte cinsel yakınlaşmalarda yeterli süre ve miktarda bedensel ve genital uyarıyı alırsanız bedeniniz kendini cinselliğe doğru şekilde hazırlar ve ıslanırsınız. Bu sayede yaşadığınız cinsel eylem, keyifli ve haz verici olur.

Uyarılmanın kişiden kişiye göre değişen süresi, bedeni orgazma hazırlar ve orgazm oldukça orgazm olmak istersiniz. Haz almadığınız bir ilişkiyi neden isteyesiniz? Belki bir süre partneriniz mutlu olsun diye ister gibi yaparsınız. Hatta orgazm taklidi bile yapmış olabilirsiniz (Araştırmalar “kadınların yüzde 80’i hayatı boyunca en az bir kere yapmıştır” diyor. Bence çok çok daha fazla). Ve işte bir gün o hazin cümle tekrarlayıcı bir şekilde çıkıverir dudaklarınızın arasından…”Bu gece olmaz canım, başım ağrıyor!”

Sevgili kadınlar, neden başınız ağrıyor anlayabildiniz mi? Çünkü zevk almıyorsunuz ve zevk almadığınız bir eylemi yapmak istemiyorsunuz. Hatta belki canınız acıyor.

Bu cümle geçici süre işe yarar gibi görünse de aslında romantik ilişkiyi ciddi anlamda zedelemeye başlar. Bunun yerine arzu ve isteklerinizi partnerinizle açık bir iletişim halinde konuşmayı, korku ve kaygılarınızı dile getirmeyi seçebilirsiniz. Bu cinsel eylem sırasında olabilen, açık, ne istediğinizi ifade ettiğiniz ve geri bildirim yaptığınız mikro iletişimle ya da cinsel eylemin dışındaki sohbetlerde cinselliğe dair konuştuğunuz makro iletişimle olabilir.

“Bu gece olmaz canım, başım ağrıyor!” demeyeceğim sağlıklı, keyifli ve haz aldığım bir cinsel yaşam hepimizin hakkı, unutmayın.

Cinsel aktiviteyle ilişkili baş ağrısı, (daha önce orgazmik veya orgazm öncesi baş ağrısı olarak bilinen) yalnızca cinsel aktivite sırasında veya sonrasında ortaya çıkan nadir bir baş ağrısı türüdür. Bu, tıbbi olarak değerlendirilmesi gereken bir durum olup altta yatan neden araştırılmalıdır. Erkeklerde kadınlara göre daha sık görülen bu durum da cinsel ilişkiden kaçınma yaratabilir. Başlıktaki durum her ne kadar cinsel işlev sorunlarının yatak odasına yansıdığı klişe bir cümle olsa da bu bilgiyi de önemli buluyorum.