Takip Etmeniz Gereken Yapay Zeka Influencerları

Gerçek influencerların tahtı sallanıyor, çünkü yepyeni bir nesil sosyal medyada yükseliyor: AI-generated influencerlar. Bildiğiniz gibi değil, bu influencerlar ne sabah kahvesini yanlışlıkla döküyor, ne kötü saç günü yaşıyor, ne de herhangi bir insanlık problemiyle uğraşıyor. Çünkü... tahmin edin? İnsan değiller!

Bu dijital bebekler; sıfırdan yaratılan, tamamen yapay zeka destekli karakterler. Evet, sahte gibi görünüyor ama Lil Miquela’dan Noonoouri’ye kadar bazıları milyonlarca takipçiye ve dev iş birliklerine sahip. Peki, bu durum gerçek influencerlar için tehdit mi, yoksa yeni bir çağın başlangıcı mı? Hadi, bu yapay zeka mucizelerini birlikte inceleyelim.

AI-influencerlar, dijital dünyada yaratılmış tamamen sanal karakterler. Genellikle hiper gerçekçi (ya da stilize edilmiş) görsellerle karşımıza çıkıyorlar ve "hikayeleri" senaristler tarafından yazılıyor. Kısacası, "Ben bir sanatçıyım, ruh halim bu" postunun dijital versiyonu diyebiliriz. Ama bu arkadaşlar da gerçek influencerlar gibi marka iş birlikleri yapıyor, seyahat ediyor (yani Photoshop'la), hatta aşk hayatı bile yaşıyorlar (evet, öyle şeyler de var).

AI influencerlar, her zaman en iyi görünüyor, hiçbir zaman tartışmaya girmiyor ve asla yorgun bir selfie paylaşmıyor. Tam anlamıyla markaların rüyası! Ama işin sırrı sadece mükemmel olmalarında değil; aynı zamanda merak uyandırıyorlar. İnsanlar olarak yeniliklere bayılıyoruz ve bu dijital karakterlerin ne yapacağı, nereye gideceği ya da nasıl bir hikaye yazacağı bizi kendine çekiyor.

2.6 milyon takipçisiyle Lil Miquela, Instagram’ın en popüler AI influencerlarından biri. Peki neden bu kadar ünlü? Cevap basit: Göz alıcı görselleri ve moda dünyasını yakından takip eden içerikleriyle fark yaratıyor. Dior, Prada ve Calvin Klein gibi dev markalarla iş birliği yaparak dijital dünyanın tam anlamıyla trend belirleyicisi haline geldi.

Tokyo’da yaşayan Imma, neredeyse 400 bin Instagram takipçisiyle dikkat çeken bir AI influencer. Modadan sanata, filmden kültüre kadar uzanan geniş bir yelpazede içerik paylaşarak dünyanın dört bir yanındaki takipçilerinin ilgisini çekiyor. 

Riot Games’in yarattığı sanal K-pop grubu K/DA, Instagram’da 507 bin takipçiye sahip. Müzik, moda ve oyun dünyasını harmanlayan grup, global hayranlarının kalbini çalmayı başardı. Eğlence ve pop kültüründe yapay zekanın gücünü gözler önüne seriyorlar desek, abartmış olmayız. 

Dünyanın ilk dijital süper modeli ve Güney Afrika’dan çıkan moda AI influencer’ı Shudu Gram, Instagram’da 240.000'den fazla takipçiye sahip. Fotogerçekçi görünümü, kusursuz stil anlayışı, etkileyici görselleri ve yaratıcı içerikleriyle sadık bir takipçi kitlesi oluşturmuş olan bu yapay zeka model, Instagram’ın en parlak isimlerinden biri.

Bu influencerlar, genelde asla drama yaratmamak ve her zaman mükemmel görünmek gibi artılarıyla markaların sevgilisi olmuş durumda. Bir daha düşünün, bir reklam kampanyasında her detayı kontrol edebileceğiniz bir "influencer" yaratmak mı, yoksa gerçek birinin kaprislerini yönetmek mi? Cevap basit gibi duruyor.

Lil Miquela, Prada ve Calvin Klein gibi dev markalarla çalışarak bu trendin en ünlü temsilcisi oldu. Bir insan değil ama reklam sektörüne milyonlar kazandırıyor. İşte dijital devrimin geldiği nokta.

AI-influencerların yükselişi, gerçek içerik üreticilerinin yok olacağı anlamına mı geliyor? Tabii ki hayır. İnsanlar hala insana bağlanmak istiyor. Hiçbir yapay zeka, bir influencerın gece üçte kahve krizine girip canlı yayında saçma sapan şeyler anlatmasının verdiği keyfi sağlayamaz. Ancak AI-influencerlar, özellikle büyük markalar için bir opsiyon olmaya devam edecek gibi görünüyor.