Yeni İskandinav Yaşam Felsefesi: Sisu Nedir?

Trend sırası şimdi, zorluklar karşısında içsel gücünüzü keşfetmenizi sağlayacak 'sisu'da.
Belle Co, Pexels
Belle Co, Pexels

Hygge’nin o battaniye altı sıcaklığı, lagom’un dengeli havası derken, İskandinav yaşam felsefeleri gündelik hayatımıza sessizce sızmayı başardı. Ama şimdi sahneye yepyeni bir karakter çıkıyor: Sisu. Ve bu karakter, kesinlikle cozy filan değil. Tam aksine; sisu, sizi o battaniyeden kaldırıp soğuk duşun altına sokabilir. Çünkü Sisu, zor zamanlarda bile vazgeçmeyip, içinizdeki dayanıklılığı ortaya çıkarmanız için var.

Sisu, Fince’de “içsel güç”, “irade”, “kararlılık” gibi anlamlara geliyor ama aslında bundan çok daha fazlası. Bu kavram, buz gibi bir göle tereddütsüz atlayan Finlilerin yaşam tarzından ilham alıyor ve bize şunu fısıldıyor; Rahatına fazla düşkünsen, büyüyemezsin tatlım.

Peki Tam Olarak Sisu Nedir?

Sisu’yu anlamak için önce biraz rahatsız olmaya razı olmalısınız. Çünkü bu felsefe, “canım istemiyor”un tam karşısında duruyor. O son 10 dakikayı koşarken tamamlamak, kariyerinizde zor bir kararı almak ya da bir ilişkide kırılgan anlarda dürüst kalmak gibi… Sisu, vazgeçmeye meyilli olduğunuz o anlarda devreye giriyor ve size “Hadi bakalım, biraz daha devam et” diyor. Bir tür zihinsel kas gibi düşünebilirsiniz. Ne kadar zorlarsanız, o kadar güçleniyor. Bu yüzden Sisu’yu “kendinle yapılan uzun vadeli bir dayanıklılık anlaşması” olarak tanımlamak hiç yanlış olmaz. Ve evet, bazen bu anlaşma size “konfor alanının dışında yaşamak” gibi zorlayıcı maddeler de sunabilir.

Her ne kadar Finlandiya’ya özgü bir yaşam felsefesi gibi görünse de, Sisu aslında hepimizin içinde var. Bunu düşünmek bile güç veriyor değil mi? O son toplantıda “Bu fikir benim” demek, yalnız kalmaktan korkup da istemediğiniz bir ilişkiye devam etmeyi reddetmek, hayal kırıklığına rağmen yola devam etmek… Bunların hepsi sisu anları. Yani kısacası, içimizdeki bu “kararlılık yazılımı” doğru zamanda çalıştırıldığında, bizi çok daha güçlü bir versiyonumuza dönüştürebiliyor. Modern hayatın sunduğu her şeyin “hemen, şimdi, kolay” şeklinde gelmesine alışmışken Sisu, başarıya ve tatmine giden yolun zaman zaman dikenli olabileceğini, ama bunun da tamamen normal olduğunu hatırlatıyor.

Sisu, Mutluluğu Anlık Rahatlıkta Değil, Dirençte Bulur

Sisu felsefesinin bize öğrettiği belki de en önemli şey şu: Gerçek mutluluk, her şeyin sorunsuz gittiği anlarda değil; zorlandığınız, yorulduğunuz ama yine de vazgeçmediğiniz zamanlarda gelir. Ve bu, Instagram’daki “mükemmel sabah rutini” paylaşımlarından çok daha gerçek, çok daha kalıcı bir his yaratır. Üstelik bu felsefe mükemmel olmayı değil, sürdürülebilir bir ilerleme hedefler. Her şeyin yolunda gittiği bir hayat değil, zorluklara rağmen akıp gidebilen bir hayat… Sisu tam da bunu temsil ediyor. Ve hayır, bu sizi duygusuz ya da robotik biri yapmıyor. Aksine, duygularınızın farkında olarak, onlara rağmen harekete geçmeyi seçtiğiniz anlamına geliyor.

Sisu'yu Gündelik Hayatınıza Nasıl Dahil Edebilirsiniz?

Şimdi gelelim işin pratiğine. Sisu'yu geliştirmenin yolu, onu günlük yaşamınıza minik dozlarda serpiştirmekten geçiyor. Örneğin, sabah uyanmak için alarmı üç kez ertelemek yerine kalkıp gününüze başlamak, Sisu’dur. Bitirmeye enerjinizin kalmadığını düşündüğünüz bir iş projesini yine de tamamlamak? O da Sisu.

Sınırlarınızı zorlayacak kadar cesur ama kendinize zarar vermeyecek kadar bilinçli seçimler yapmanız gerekiyor. Konfor alanınızı genişletin, ama kendinize düşman olmayın. Soğuk bir duş, spontane bir yalnız seyahat ya da uzun süredir ertelediğiniz o telefon konuşması… Bunların hepsi, Sisu’yu besleyen mikro meydan okumalar.

Doğayla baş başa kalmak da, bu zihinsel kası beslemenin şahane yollarından biri. Finliler gibi ormana karışamıyorsanız bile, telefonunuzu bir kenara bırakıp bir yürüyüşe çıkmak bile yeterli.

Ofiste Sisu: Stresle Dans Etmeyi Öğrenin

Sisu, sadece kişisel değil, profesyonel hayatınızda da tam bir game-changer olabilir. Zorlu bir toplantıda fikirlerinizi çekinmeden savunmak, geri bildirimleri kişisel alıp yıkılmak yerine gelişim fırsatı olarak görmek, stresli bir günü bitirip ertesi sabah yine enerjik bir şekilde işe koyulmak… Bunların hepsi Sisu’nun modern iş hayatındaki yansımaları. Sakin kalmayı öğrenmek, nefesinizi kontrol etmek ve çözüm odaklı kalmak, Sisu'yu iş ortamında daha da güçlendirir. Özellikle liderlik ya da yüksek sorumluluk gerektiren pozisyonlarda çalışanlar için bu, tam anlamıyla altın değerinde bir yaşam stratejisi. 

yigitcangenc1
Yiğitcan Genç
Yazar
Yiğitcan Genç, dergicilik hayatına bone Magazine & Curated Magazine dergilerinde başladı. Bant Mag., Dadanizm, L'Officiel Hommes Türkiye, Based Istanbul ve GQ Türkiye gibi yayınlarda editörlük yaptı. Dijital dünyada güçlü editoryal içerikler yaratmanın önemine inanarak üretimine devam ediyor.
Devamını okumak için tıklayın
Haftalık