Ofislerde Daha Çok ‘Bro Kültürü’ mü? Emin misiniz?

Meta CEO’su zamanın ruhuna uymak için dövüş sevdasını anlattığı programda “Ofislerde daha çok maskülen enerjiye ihtiyaç var” dedi. Daha fazla maskülen enerji dendiğinde aklıma gelenleri sıraladım.
YAZAR:
GettyImages-72459085.jpeg
Getty Images

Yeni Trump dönemini kollarını açmış şekilde bekleyen milyarderlerden biri de geçen haftalarda Facebook ve Instagram’da bir dizi değişiklik duyuran Mark Zuckerberg oldu. Hayır bu yazıda çok parası, çok gücü olan adamların ABD’de yeni Trump dönemi için şekilden şekile girmesinden bahsetmeyeceğiz. Zuckerberg’in ofis hayatıyla ilgili yaptığı ‘ilginç’ çıkışa bakacağız.

Dünyanın en popüler podcast sunucularından biri olan Joe Rogan’ın geçtiğimiz haftalardaki bir programında, altın zincir kolyesi, yeni uzayan kıvırcık saç stili ve milyarder üniforması siyah tişörtüyle Meta CEO’su Mark Zuckerberg konuktu. Neredeyse 3 saat süren (Aloo, dikkat süremiz kısalıyor) programdan 5 tane başlık çıktıysa biri kesinlikle “Ofislerde daha fazla maskülen enerji gerekiyor” açıklamalarıydı.

Zuckerberg’in ofislerde maskülen/feminen enerji dengelerine ilişkin yorumlarından önce Meta için geçen haftalarda duyurduğu değişiklikleri hatırlatalım. Meta işe alım, eğitim ve tedarikçi seçiminde çeşitlilik odaklı politikalarını içeren DEI (çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık) programlarını tamamen sonlandıracağını çalışanlarına gönderdiği duyurdu. Nasıl zamanlama ama?

Incel’ler, Elon Musk sonrası X’te algoritmanın inatla kadın düşmanı mesajları önümüze çıkarması, kadınlarla ilgili abuk subuk paylaşımlarla dolu yeni dijital ve fiziksel dünyamızda zengin ve güçlü erkeklerin sağcı liderlere yaranırken “Erko’yum ben” vurgusu yapması da kaçınılmazdı sanırım.

Şimdi ofislere dönelim ve bakalım Zuckerberg ne demiş:

“Bence maskülen enerji iyi bir şey, toplumda tabii ki bolca var. Ancak bence şirket kültürü bundan uzaklaşmaya çalışıyordu. Feminen enerji istiyorsunuz, maskülen enerji istiyorsunuz. Bunların hepsinin iyi olduğunu düşünüyorum ama şirket kültür arada nötr bir şeye doğru ilerlemişti”

Şirket yöneticilerinin “agresyonu biraz daha kutlamasının” iyi olacağını söyleyen Zuckerberg’ün podcast’in devamında dövüş sporlarına olan tutkusundan bahsetmesi de konsepte göre yerinde oldu herhalde.

Morning Brew’un TikTok/Reels içeriklerini yapan Macy Gilliam, Meta’nın yeni “şirket kültürü” videosunda Zuckerberg’in son kararlarıyla çok tatlı dalga geçiyor: "Meta yeniden cool ve ‘bro-tarzı’ olacak."

View post on Instagram
 

Nasıl daha maskülen olsun?

Ciddi çoğunluğunu kadınların oluşturduğu bir çalışma ortamını görmüş biri olarak Zuckerberg’in açıklamalarından sonra “Gerçekten ne eksik acaba?” diye düşündüm ve sizin için ofis ortamınızda daha “maskülen” olmak için öneriler sıraladım:

Topuklu ayakkabı sesinden rahatsız olun

İş arkadaşınız ofiste topukluyla yürüdüğünde “offf, poff” yapın, kendini rahatsız hissetmesini isteyin. 

Özel hayatına karışan şakalar yapın

Sorarlarsa “Sadece şakaydı”, “Sen çok hassasın” dersiniz. Ailesidir, sevgilisidir hiç umursamayın, aklınıza geleni söyleyin. 

İlişkilerini didikleyin

İş arkadaşıysanız hafif flörtöz şekilde “Sevgilin var mı?” diye sorun. Yöneticiyseniz “Evlenip çocuk yapıp da iş gücümü azaltma” gibi bir bahaneyle ilişki durumunu, gelecek planlarını didikleyin. 

Mansplaining’in kitabını yazın

Maskülen enerjiyi artırıyorsak bütün iş arkadaşlarımıza hiçbir şey bilmiyorlarmışcasına her şeyi ‘öğretmek’ boynumuzun borcu sonuçta. 

Agresyon ama karizmayı çizmeden

Zuckerberg biraz agresyon iyidir demiş ama ‘cool’ olmayı ihmal etmeden. İş yerindeki stres, gerilimi çözmek yerine içinizde biriktirin, olur olmadık hayatınızdaki insanlara yansıtırsınız.

Evet, beş adımda daha maskülen ofis ortamınızı oluşturabilirsiniz. Nötralize olmasından rahatsız olanların hayalinde böyle bir çalışma ortamı varsa birbirlerini bulmalarını diliyorum.

melis karaca
Melis Karaca
Cosmopolitan Konular Editörü
Elif Melis Karaca gazetecilik kariyerine T24’te dış haberler editörü olarak başladı. T24’teki tecrübelerinin ardından Columbia Üniversitesi Gazetecilik Yüksekokulu’nda yüksek lisansını tamamladı. Gündemi her yönüyle yakından takip etmeyi, dünyadaki her gelişmeye insan hikâyeleri gözüyle bakmayı seviyor.
Devamını okumak için tıklayın
Haftalık