Geçmeyen Sıcaklarda Açık Havada Spor Yapmanın 5 Püf Noktası

Sıcak. Çok sıcak. Ve en kötüsü bu artık çok normal. 20 yıl önce, yazları geçirdiğim Alanya’da hiç klima açtığımızı veya klimaya ihtiyaç duyduğumuzu hatırlamıyorum. Kafamda bu durumu sorgularken bu bilgiyi teyit etmek için annemi darlıyorum. “Bu sıcakla o sıcak bir değildi.” cevabını alıyorum. Haklı. Büyürken hiç ihtiyacımız olmayan klima bugün artık temel bir ihtiyaç olarak hayatımızın tam ortasında. Ama konumuz klima güzellemesi veya bunu temel bir ihtiyaç haline getiren iklim krizi değil. Konumuz normalleşen bu deli sıcaklarda açık havada spor yaparken dikkat edilmesi gerekenler.

Geçtiğimiz hafta yılın ilk tatiline çıktım. Geride bıraktığım spor rutinim her gün beynimi kemirdi. Neredeyse kafamı çevirdiğim her yerde gördüğüm yeni bir araştırmanın sonuçları da cabası. Araştırmanın başlığı ise şöyleydi: Önce 44'te, sonra tekrar 60'ta iki patlama halinde, “dramatik bir şekilde” yaşlanıyoruz. Bu haberin sıkıntısı beni dürterken tatildeyken kaybedeceğim zaman, uzaklaştığımda geri dönerken yaşayacağım zorluklar ve en önemlisi bedenimi aktif tutma gerekliliği beni harekete geçirdi. Tamam tatilde hatta havanın ortalama 40 derece olduğu yerlerde şehirdeki spor rutinimi devam ettirmem zordu, kabul. Ama bir şekilde aktif kalmaya devam etmeliydim. “Nerede olsa sporumu yaparım” mottosuyla çıktığım tatilde seçeneklerim kısıtlıydı. Ben de açık havada spor yapmaya karar verdim. Zaten uzun zamandır spor salonuna sıkışmış hissediyordum. Bedenim de zihnim de buna oldukça sevindi. Doğaya yaklaştım, vitamin D depolarımı ilaçsız artırdım, daha iyi uyumaya başladım ve bunların karşılığında hiçbir yere para ödemek zorunda kalmadım!

Ancak açık havada hareket etmek güzelliklerine ilaveten birçok uyarıyı da yanında getiriyor. Peki cayır cayır yanarken açık havada spor yapmanın ve bundan keyif almanın püf noktaları var mıydı? Kısa cevap evet. Uzun cevap ise aşağıda.

Dışarı çıkmadan önce mutlaka hava sıcaklıklarını ve nem oranını kontrol etmeyi unutmayın. Sabah erken saatte veya akşam üzeri güneş battıktan sonra spor yapmak, güneş ışınlarının en yoğun geldiği saatlerden kaçınmak daha akıllıca olacaktır. Gölge olan bölgeleri göze kestirmek ve antrenmanınızı o bölgelere taşımak daha faydalı olabilir.

Kıpkırmızı renkteki ısırıklar, kaşımaktan yorulduğunuz bacaklar… Bunu istemiyorsanız aman sinek ve böcek spreylerinizi eksik etmeyin. Ben ettim, oradan biliyorum. Sporunuzu yaptığınız yerin durağan bir suyun yanında olmadığından emin olursanız harika olur. Bu arada bazı sivrisineklerin çok ince kıyafetlerin üzerinden ısırabildiğini ve bazılarının koyu renkli kıyafetlere bayıldıklarını da not olarak buraya bırakmakta fayda var.

Yanınızda su taşımak zor gelebilir. Ama sıcak yaz aylarında susuzluk ne pahasına olursa olsun kaçınmanız gereken bir şey. Antrenman boyunca su yudumlamak zaten cepte. Açık havaya çıkmadan önce yeterince su içtiğinizden ne kadar emin olursanız sıcak havada o kadar rahat hareket edersiniz. Antrenman sonrasında elektrolit içeren içecekler tercih ederseniz ter yoluyla kaybettiklerinizi yerine koyabilirsiniz.

Yapacağınız egzersizin içeriğini, yoğunluğunu ve süresini bulunduğunuz koşullara göre belirleyin. Antrenmanlarınız sırasında vücudunuzun sinyallerini dinlemeyi atlamayın. Gerekiyorsa daha sık mola verin. Temponuz sıcak ve nemli havalarda istediğinizden daha yavaş olabilir ve bu oldukça normaldir. Sıcaklarda fiziksel sınırlarınızı zorlamaktan kaçının.

Bisiklete binmeyi tercih ederseniz kaskınızı, tamir kitinizi ve üzerinde yansıtıcı detaylar olan kıyafetler giymeyi unutmayın. Su şişenizi de mutlaka bisikletinize iliştirin.

Yürüyüşe veya koşuya çıkmak isterseniz de sağlam bir ayakkabı, ilk yardım çantası, navigasyonu olan bir cihaz ve güneş kremi aktivitenizi daha güvenli ve keyifli yapacaktır.

Doğa yürüyüşü yapayım derseniz de uzun kollu tişört ve pantolon tercih edebilirsiniz. Etrafta gördüğünüz bitkilerin zehirli olup olmadığını belirleyip işaretli ve bilinen patikalarda yürümeyi de ihmal etmeyin.