Tüm Yönleriyle Kadın Olmak

Birilerinin kendilerini arayıp bulduğu gölgesi değil, ışık olacağım. Öyle güçlü, parlak ve dikkat çeken bir ışık olacağım ki yolunu kaybeden, yalnız hisseden bütün kadınlar ışığımı görüp yollarını aydınlatacaklar.
YAZAR:
nana hera.jpeg
Nana Hera

Kadın olmak, kadın isminin içine sığmaya çalışmaktır. İçinden çıkamadığın duyguların, hayli karmaşık olan aklının bir an bile yalnız kalamamasıdır. Yalnız senin düşüncelerin değil, koca bir toplumun senin hakkında düşündüklerinden de sorumlu olmanı bekleyen bir düzen içinde var olmaya çalışmaktır.

O kadar yoğun hissediyorum ki yaşamayı, duygularım hep o kadar taze ve anda ki, kendimle ve kadın olmakla bazen barışamıyorum. Kendimi savaşır halde buluyorum. Var olmanın yalnız kendisinin bile bu kadar zor olması beni oldukça hırpalıyor. 

Bir kadın olarak yaptığınız şeyleri, bir erkek yaptığında ya da düşünebildiğinde tüm dünya hep bir ağızdan bunun ne büyük bir lütuf olduğundan bahsederken senin yaptıklarının, çabanın gün geçtikçe daha da normalize edildiği bir dünyada, bir şeyleri başarmaya çalışmak çok yorucu. 

Kadın olarak yaşamayı bir yandan çok seviyorum, bir yandan da gücüme gidiyor. Yaptığım işte önce bir kadın olmam, sonra işi icra eden biri olmam haksızlık.

O kadar kendin olacaksın ki, güçleri yeterse yok etsinler. En azından ben var oldum diyeceksin. 

Göz önünde olan bir kadın olarak özellikle erkeklerin büyük bir kısmının ve maalesef bazı kadınların, içeriklerimde kendilerine uygun olmayan bir düşünce kırıntısı veya hareket gördüklerinde, bana ve tanıdığım birçok kadına görünüşleri üzerinden saldırdıklarına şahit oluyorum. Bu o kadar yaygın bir tepki ki, o kadar eminler ki o kadının canını görünüşü üzerinden yakabileceklerine… Çünkü akıllarında bir kadın için en önemli olması gereken şey fiziksel varlığı. Varsayalım ki canı yanacak, ne olacak? Görünürlüğünü yitirecek belki, belki gizlenecek. Bir daha kendinden bahsedemez hale gelecek, hayalet olacak. Bir cümleyle belki hayatı bitecek. Ne kazandı peki dünya? Senin gibi düşünmeyen birinin sesini kaybetti ama düşünceler ölmez. O kadın susar ben konuşurum, sonra o da benim sesimi duyar biz konuşuruz. 

Ama ne olursa olsun, bir kadın olarak herhangi bir şeyi yapmam, her zaman bir kadın olarak herhangi bir şeyi yapmam anlamına gelecek. Çünkü biliyorum, her şeyi başarsam da, onlar benim ne giyindiğime, ne düşündüğüme göre beni yargılayacaklar. Düşündüklerim ve giyindiklerim onlara uygun değilse ya da toplumun zoruna giderse, kısaca olduğum kişi onlara benzemiyorsa beni yok etmeye çalışacaklar. 

E öyleyse, sonuç buysa, yani bunu değiştirmeye gücüm yetmiyorsa o zaman en güzel cevap, olabildiğince kendin olmak oluyor. O kadar kendin olacaksın ki, güçleri yeterse yok etsinler. En azından ben var oldum diyeceksin. 

Birilerinin kendilerini arayıp bulduğu gölgesi değil, ışık olacağım. Öyle güçlü, parlak ve dikkat çeken bir ışık olacağım ki yolunu kaybeden, yalnız hisseden bütün kadınlar ışığımı görüp yollarını aydınlatacaklar. Daha da parlak olacak dünya. Biz yapacağız bunu. Kendi olmak için çabalayanlar...

Kadınların böyle birbirine eşlik ettiği, birbirimize ışık olduğumuz yerler o kadar çok ki… O ışık, arkadaşınla sabaha karşı sohbet ettiğin mutfak masasında, ders arası kızlar tuvaletinde paylaştığınız rimelde, o çocukla buluşmadan önce saçını taradığı tarakta, işten kovulduğunda içtiğiniz kadehlerde...

Kadın olmak, içindeki kız çocuğunu korumak için canla başla kendin olabilmektir.  

Bu hayatta en sevdiğim şey kadın enerjisi ve bu hep böyle olacak. Kadının olduğu yer o kadar dolu dolu, içi sıcak, anlaşıldığın, naif bir yer ki. Bazen kadın olmak hangover uyanıp makyajını bile çıkarmadan yattığın yatakta saatlerce uzanmak. PMS döneminde varoluşsal sancılar çekip, hayatın sonunun geldiğini düşünürken regl olduğunu fark edince “Ha demek ondanmış ya!” dediğin bir an bazen. Bazen aşktan deli gibi korkmak, bazen kırılmamak için kabuğuna çekilmek, orada saklanmak. Bazen ise onun için banana bread yapmak.

Kadın olmak hep anlatacak çok şeyinin olması, kahkaha ve neşedir aslında.

İçindeki küçük kızı hep mutlu etmektir. Bunun için kimsenin gelip o küçük kıza, evinde gibi hissettirmesine ihtiyacının olmamasıdır. Çünkü o kızın evi hep sensin, başkasının evine oyun oynamaya gitse bile akşam döneceği evi her zaman sensin. 

İçimizdeki kız çocuğu, onun kahkahaları, kimseye emanet edilemez çünkü o kız çok değerli. Kimsenin gücü onun canını yakmaya yetmez.

Kadın olmak işte bu son cümledeki gibi bir mücadeledir. İçindeki kız çocuğunu korumak, kollamak için canla başla kendin olabilmektir.  

WhatsApp Image 2024-09-19 at 16.50.38.jpeg
Cosmo Ekibi
Ekip
Cosmo'nun kolektif düşünceleri ve fikirleri burada. Beraber yazdık diyelim :)
Haftalık