Bacılık ya da Sismance: Adı Değişse de Samimiyeti Değişmeyen Kadın Arkadaşlıkları

Bacımla içtiğim kahvenin tadı bir başka, diyorsanız bu yazı tam sizlik!
cottonbro studio, Pexels.jpg
cottonbro studio, Pexels

Son zamanlarda herkesin dilinde bir bromance’dir gidiyor. Tamam erkeklerin dostluğuna bir lafımız yok ama arkadaştan öte olmanın kitabını asıl kadınlar yazdı. Sismance bromance’ten sonra çıkmış bir terim gibi gözükse de aslında çok daha önceden beri hayatın içinde olan bir kavram.

Tabii yine her zamanki gibi biz kendi kültürümüze hemen uyarladık bu kavramı. Twitter’da sık sık karşımıza çıkan ve aslında patenti Seda Sayan’a ait olan “bacılık müessesinden” bahsediyorum.

Watch on YouTube

Bazı kız arkadaşınızla öyle bir gönül bağı kurarsınız ki aranızda kan bağı olmamasının hiçbir önemi kalmaz. Yabancıların “sister from another mother” yani başka anneden doğan kız kardeş olarak tanımladıkları bu durum sismance’in temelini oluşturuyor.

Bana kalırsa bazen toksik arkadaşlık ilişkileriyle gerçek yakınlık karıştırılabiliyor. Evlerden ırak ama bacınız sandığınız kişi sadece sizi kontrol etmeyi kafasına takmış, kıskanç bir arkadaşınız da olabilir. Bunun ayrımını sağlıklı şekilde yapabilmek de önemli. 

Toksiklik, aşırı kontrol ve otorite kurma davranışları sismance’liğin doğasına aykırı. Sismance’lik derin bir empati, sevgi, güven ve tevazu içerir. Bu arkadaşınıza sürekli duymak istediği şeyleri söylemek, onu pohpohlamak anlamına gelmez. Gerektiğinde onu kendisiyle yüzleştirecek, titretip kendisine getirecek gerçekleri de çat çat söylersiniz ama bunu onun sınırlarına girerek ya da sizi dinlemezse onu yokluğunuzla cezalandırarak yapmazsınız. Gerçek sismance’lik budur işte. Çok kişiden eleştiri dinlersiniz ama bacınızın yaptığı eleştiri bile bir başkadır özetle.

Bir Sismance Asla Yargılamaz

Bir sismance’in en korkulu anı gelen “kanka ben bir şey yaptım” mesajını gördüğü andır. Çünkü bu arkadaşınızın onu hiç hak etmeyen ex’ine mesaj attığı ya da daha fenası onunla barıştığı anlamına gelir. 

Oysa ki sismance’inize onu unutması için ne diller dökmüş, eski sevgilisine birlikte ne beddualar etmişsinizdir. Ama gerçek bir sismance böyle durumlarda bile asla bacısını yargılamaz, yarı yolda bırakmaz. İlk aşamada kızabilir ama yine de sizin yanınızda olur. Bir sonraki ayrılıkta “ben demiştim” diye başınıza ekşimez. Ayrılmazsanız da sanki sevgilinize beddua eden o değilmiş gibi düğününüzde göbek atar.

Sismance Gerektiğinde Acı Da Konuşur

Ee, dost acı söylermiş. Sismance’iniz de yeri geldiğinde acı konuşacak elbette. Aşktan gözünüz kör olmuşken gördüğü red flag’leri size açıkça söylemezse içi rahat etmez bir kere. Ama dikkat buradaki dürüstlüğü manipülasyonla karıştırmayın. Çakma sismance’lere aldanmayın.

Sismance'iniz Sizin Kara Kutunuzdur

Sismance’inizin gerçekten sismance olup olmadığını en net buradan anlarsınız. Yani sırlarınızı pazara kadar değil mezara kadar taşımasından. Eğer sismance’inize anlattığınız konuları birdenbire en alakasız kişilerden de duymaya başlıyorsanız dikkat etmeniz gereken biriyle arkadaşsınız demektir. Ama tabii Starbucks’ta bağıra çağıra anlattığınız seks hayatınız ve dertlerinizi herkesin duymasından bahsetmiyorum.

İyi Günde Kötü Günde Sismance'lik

Evlilik yeminlerinde hep duyduğumuz ‘’iyi günde, kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta’’ sözleri sismance’lik için de geçerli. Bir sismance gerektiğinde sizi hastaneye götürür, serumlu halinizi çekip ortak kız gruplarınıza atar. Gerektiğinde de sabaha kadar sizinle partiler, çorbacı arar. Hayatın doğal akışında sizi bekleyen her anı paylaşmak için hemen yanıbaşınızda olur. 

Sismance Parlamanızdan Gocunmaz

Dünyanın en kötü ilk on hissi listesi yapılsa ‘’yakın arkadaşının seni kıskandığını hissettiğin an’’ kafadan ilk beşe girer. İşte gerçek bir sismance’le bu durumu asla yaşamazsınız, yaşamamalısınız. Sismance’iniz sizin başarılarınıza kendi başarmış gibi yaklaşır, sizi takdir eder ve başarılarınızı kutlarken en az sizin kadar heyecanlanır.

Sismance'iniz Sizin Ciğerinizi Bilir

Sismance’lik fiziksel, psikolojik ve duygusal bir bağın ötesinde metafizik bir etkiye sahiptir. Sismance’iniz tek bakışıyla sizin röntgeninizi çekeceği için onunla anlaşırken illa kelimelere ve detaylı anlatımlara ihtiyaç duymazsınız. Bazen bakışlar bile birbirini anlamaya yeter. Kalabalık bir ortamda gözlerle konuşulur mesela. Sevilmeyen biri mi geldi ya da önemli bir dedikodu mu öğrenildi şak diye gözler birbirine kitlenir ve adeta telepatiyle anlaşılır. Sadece bu da değil sismance’iniz sizin modunuz düşükse ya da kötüyseniz sizi rüyasında görür ya da birden içi sıkılır size yazar. Ben de tam sana yazıyordum ya da seni düşünüyordum dediğiniz anlar yaşarsınız. Bu anlar zamanla çoğalır, azalmaz. 

Sismance'lik Kadınları Güçlendirir

Sismance’lik basit bir internet terimi olmaktan çok daha derin anlamlar taşıyor kadınlar için. Aslında Sismance’lik, bacılık ya da kız kardeşlik adına her ne dersek diyelim toplumsal olarak ve hayatın her alanında kadınların birbirine sunduğu desteği, korumayı ifade ediyor. Bu kavram sayesinde tanımadığımız kadınları bile haksızlık durumunda kucaklayabiliyor, yanlarında olabiliyoruz. İş hayatında kadınlar arasında hep soğuk savaş vardır, kadın kadının kurdudur gibi tespitleri birbirimize sarılarak, birbirimizi koruyarak arkamızda bırakıyoruz. Türkiye’de de dünya genelinde de çok güzel bir sismance’lik kültürü oluşmuş durumda. İlla arkadaşımız olması ya da tanımamız gerekmez. Bacılarımız bacılarımızdır.

Popüler Kültürün Popüler Sismance'leri

Watch on YouTube

Kadın arkadaşlıkları gerçek hayatta olduğu kadar popüler kültürde de yer etmiş bir konu. Friends’teki Rachel-Monica, Sex and the City’nin Carrie - Samantha’sı kurgu karakter de olsa sismance’liği daima örnek alınacak ikililerden. Son zamanların adından en çok söz ettiren dizisi Bahar’ın Çağlası da sismance’in bizim taraftaki en güzel örneklerinden.

Evet, bu yazıyı okurken aklınıza gelen o kişi… İşte o kişi sizin bacınızdır. Hemen bir kahve yapın kendinize, ardından fotoğrafını çekin ve ‘’Neredesinnnn bacımmmm’’ mesajı eşliğinde ona gönderin. Eee ne de olsa çok kahve içersiniz ama bacınızla içtiğiniz kahve bir başka olur 🙂

meldamerilov
Melda Merilov
Yazar
27 yaşında. Hem yazmayı hem de mevsim olarak yazı seviyor. Şaka yapmadan canı sıkıldığı için bir türlü bunalıma giremiyor. Mevzuyu çok uzatmadan kafiyeli laflarını burada bitiriyor.
Haftalık